Feyyaz Yörük'ün kaleminden
Şiddet…
Kelime anlamıyla “Bir hareketin, bir gücün derecesi, yeğinlik, sertlik.”
Kadına şiddet, çocuğa şiddet, eğitim çalışanlarına şiddet, sağlık çalışanlarına şiddet…
Listeyi bu şekilde uzatabiliriz.
Günümüzün vebası şiddet… Her gün haber bültenlerinde meslektaşlarımıza yönelik şiddet haberleri ile karşılaşıyoruz. bu haberlerin sayısı ne yazık ki her geçen gün artmakta.
Haber bültenlerinde en sık rastladığımız, içimizi acıtan, izlerken ya da okuduğumuzda ürperdiğimiz, şiddete maruz kalan kişi için “İyi ki onun yerinde ben değildim” dediğimiz ancak her an bizi de bulabileceğini bildiğimiz, aynı zamanda toplum sağlığını da olumsuz etkileyen cinnet vakası.
Toplumsal ve sosyal bir sorun olarak gördüğümüz şiddetten en çok etkilenen kesimlerin başında geliyor eğitim çalışanları…
Sadece şiddete uğrayan eğitim çalışanlarının ya da ailelerini değil, millet olarak geleceğimizi etkileyen şiddet vakaları ile birlikte gencecik dimağlarımız yitip gidiyor, hayatlarının en verimli dönemlerine aniden kara bir perde iniyor.
Ceren Damar Şenel, Necmettin Kuyucu, Ayhan Kökmen, Rabia Sevilay Durukan ve nice öğretmenimiz… Hepsi yarım yaşanmışlıklarla göçüp gittiler aramızdan.
Oysa ki fedakârlığın, sevginin, emeğin adıdır öğretmen…
Öğrencilerine yeni bilgiler kazandırmaktır görevi ama bunun dışında erdemi, insanı sevmeyi, güzel ahlakı öğretendir. Bu nedenledir ki; öğretmenlik mesleği paha biçilemezdir.
*
Sendikamız, 24 Kasım Öğretmenler Günü anketinde şiddet konusunu da ele almıştır. Düşünebiliyor musunuz, 6 bin 728 eğitimci ile yaptığımız anket çalışmasında, ankete katılan öğretmenlerin yüzde 48.7’si meslek hayatında bir ya da daha fazla sayıda şiddete maruz kalmış.
İşte bu rakam, “eti senin, kemiği benim” anlayışının çok gerilerde kaldığını, eğitim çalışanlarının statü kaybının travmatik boyutlara ulaştığını, yıprandığını, şevkinin kırıldığını, ilk günkü heyecanlarını yitirdiğini, eğitimcilere verilen kıymetin süslü laflarda kaldığını çok net ortaya koyuyor.
Şiddetin önlenmesi için hazırladığımız ve milletvekilleri aracılığıyla TBMM’ye ilettiğimiz kanun teklifleri, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a 81 ilden gönderdiğimiz 81 mektup eğitim çalışanlarının güvenlik içinde çalışmasını sağlamayı hedefliyor. Eğitim çalışanlarını yasal koruma altına alabilirsek, bunun yanında kaybettikleri itibarlarını geri kazandırabilirsek şiddet sorunun da önüne geçebiliriz.
Şunu da belirtelim ki, Eski Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk’un Sıfır şiddet” paylaşımını çok önemsiyor, bu konuda yapılacak her çalışmaya Türk Eğitim Sen olarak tüm gövdemizle destek veriyoruz.