Mehmet Eren Sivrikaya'nın kaleminden Bafra'da çeltik hasadının laneti ''Anız yakmanın yıkıcı etkileri''
Baframız, çeltik tarımı ile ünlüdür. Ancak çeltik hasadı sonrası karşı karşıya kaldığımız manzara, doğa ve toprak üzerinde ciddi tahribatlara yol açıyor. Evet, bahsettiğim sorun anız yakma.
Anız Yakmanın Zararları
Anız yakma, toprak verimliliğini azaltan ve çevreye büyük zararlar veren bir uygulamadır
Toprak Kalitesinin Azalması: Anız yakma, toprak organik madde eksikliği ve besin maddeleri kaybına yol açar. Bu nedenle toprak verimliliği düşer ve gelecekte tarım için uygun topraklar kaybolur.
Hava Kirliliği Sorunu: Anız yakarken atmosfere yayılan zararlı gazlar ve partikül maddeler, hava kirliliğine katkı sağlar. Bu da solunum yolu hastalıkları ve genel sağlık sorunlarına neden olur.
Doğa Katliamı: Anız yakma, yerel ekosistemlere ciddi zararlar verir. Yaban hayatı için doğal yaşam alanları yok olur, biyoçeşitlilik azalır.
Orman Yangınlarına Davetiye: Anız yakma, orman yangınlarının başlamasına zemin hazırlar. Rüzgarın etkisiyle hızla yayılan yangınlar, büyük orman alanlarının yok olmasına neden olabilir.
Su Kaynaklarına Zarar: Anız yakma sırasında toprak erozyonu artar ve bu, su kaynaklarının kirletilmesine ve yeraltı su seviyelerinin düşmesine yol açar.
Ancak, umutsuzluğa kapılmak yerine, bu sorunu çözebilmek için çeşitli yöntemler ve alternatifler bulunmaktadır. Çiftçilere eğitim verilerek, anız yakmanın yerine toprak örtüsünün korunması, organik madde artırma, ve sürdürülebilir tarım uygulamaları teşvik edilmelidir. Ayrıca, yerel yönetimlerin denetimleri artırması ve cezai yaptırımları uygulaması bu sorunun önlenmesine yardımcı olabilir.
Bafra'da bu konuda farkındalık yaratmak ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını teşvik etmek, hem topraklarımızı korumamıza hem de doğayı gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarmamıza yardımcı olacaktır. Unutmayalım, doğayı korumak ve toprağımıza sahip çıkmak, geleceğimizi korumak anlamına gelir.